1960’larda Türk-Amerikan İlişkileri ve U-2 Olayı
Yirminci Yüzyılın ilk yarısındaki Türkiye Cumhuriyeti-Amerika Birleşik Devletleri ilişkileri yukarıda izah edildiği gibi, 1947’den itibaren, Türkiye’nin yardım alan ülke olarak “alan el” pozisyonunda olmasıyla başlıyor ve bu şekilde seyrediyordu. 1956 yılında İngiltere, Fransa ve İsrail Süveyş Kanalı’nın Mısır Lideri Nasır tarafından millileştirilmesine cevaben buraya askerî müdahale yapmıştı. Türkiye’nin bu olayda orta yolu tutan Amerika ile paralel bir dış politika sergilemesi Arap Dünyası’nı Türkiye’nin aleyhine çevirmişti[1]. 1950’li yıllarda Türk dış politikası ABD’nin çıkarlarına paralel sürdürülmüştü. Zira bu şekilde, Türkiye’nin daha çok ABD yardımı alabileceği hesaplanmaktaydı[2]. Mamafih, Türk dış politikasında ABD’ye paralel hareket tarzı uzun sürmeyecekti.
Türk-Amerikan ilişkilerinde değişim, 1960’tan itibaren gözlenmeye başlamıştı[3]. Bunun ilk habercisi, 1960 askerî darbesi sonrasında sosyalist temayüller taşıyan bir anayasanın Türkiye tarafından kabul edilmesiydi. Türkiye, iki kutuplu Soğuk Savaş düzeninde ABD’yi bırakıp Sovyet Bloku’na mı yaklaşıyordu? Gönlübol ve Kürkçüoğlu’nun belirttiğine göre, 1961 Türk Anayasası’na kadar dış politika partilerin ideolojik ufkuyla sınırlı kalmış buna mukabil, 1961 Anayasası’nın getirdiği özgürlükçü ortamda dış politikada klasik çizginin dışında farklı doktrinler ortaya konmuş ve tartışılmıştır[4]. Ancak ABD’nin, Türk dış politikasındaki farklı görüşleri bir paradigma değişikliği olarak yorumladığı ve durumu Türkiye’nin Sovyetler Birliği’ne yaklaşması şeklinde değerlendirdiği, 1960’lı yıllardaki Türk-Amerikan ilişkilerinin incelenmesinden ortaya çıkmaktadır.
U-2 Casus Uçak Olayı
Sovyetler Birliği 1957 yılında uzaya uydu fırlatmış[5] ve bu teknolojiyle kıtalar arası balistik füzeler (ICBM) de îmâl etmişti[6]. Eisenhower yönetimi ise, Sovyetlerin Amerika’yı hedef alabilecek bu füzelerini nereye yerleştirdiğini bilmek ve Sovyetlerin askerî kapasitesi hakkında bilgi sahibi olmak istiyordu. Bu sebeple casus uçaklarla yüksek rakımdan Sovyet üslerinin fotoğrafları çekiliyordu. Zira, yüksek rakımda bu uçakların Sovyet menzilinden yukarıda ve güvende olacakları kabul ediliyordu.
İncirlik üssünü 1957 yılında ziyarete giden bir askerin U-2 uçaklarıyla ilgili aktardıkları şöyledir:
“Üsteki Türk Komutanı’na burada uçuş yapan kanatları çok geniş … planör gibi bir uçak hakkında bilgisi olup olmadığını sorduk. Türk komutan cevap olarak: Evet, böyle bir uçak var ve zaman zaman uçuş da yapıyor. Fakat, biz ne yaptığını bilmiyoruz. Amerikalılar uçuştan biraz önce hangardan çıkarıp pist başına getiriyorlar, oradan havalanıyor. Döndükten sonra da hemen hangara sokuyorlar. Bizden kimseyi yanına yaklaştırmıyorlar…”[7].
1 Mayıs 1960 tarihindeki uçuşta ise U-2 pilotu Francis Gary Power için işler yolunda gitmemiş ve uçağı bir Sovyet füzesi tarafından isabet almıştı. Adana’daki İncirlik üssünden kalkan Amerikan casus uçağı Pakistan üzerinden[8] Sovyet sınırlarına girdikten sonra bugünkü Yekaterinburg’da düşmüştü[9]. ABD önce, uçağın bir Türkiye yakınlarında kaybolan NASA’ya ait bir uçak olduğu iddiasını ileri sürdü. Oysa, uçağın pilotu Sovyet sınırından kilometrelerce içeride paraşütle indiği noktada hemen derdest edilmiş dahası, Sovyet yetkililer, düşen uçağın enkazından uçağın casus faaliyet yürütmek için kullanıldığına dair delillere de ulaşmıştı[10]. Pilot Francis Gary Powers ABD’nin planladığı şekilde ilaç içerek intihar etmemiş[11], bu da U-2 olayında ABD’yi daha zor bir duruma düşürmüştü[12].
Sovyet Lideri Kruşçev, 1 Mayıs 1960 tarihinde bir Amerikan uçağının düşürüldüğünü açıklamıştı[13]. Sovyet Lideri Paris’teki Elycée Sarayında Berlin’in durumunu görüşmek üzere yapılan zirvede U-2 olayıyla ilgili taleplerini dile getirdi. Buna göre, ABD U-2 hadisesinden dolayı Sovyetler Birliği’nden özür dilemeli, bu olayın suçlularını cezalandırmalı ve U-2 uçuşlarını durdurmalıydı. Bu talepleri açıkladıktan sonra Kruşçev zirveyi terk etti. ABD-Sovyet ilişkileri bu olayın etkisiyle daha çok bozulmuştu.
1962’de gerçekleşen ve uluslararası gündeme oturan U-2 (utility plane-2) olayında Adana-İncirlik üssünün kullanılması Türkiye’deki Amerikan üslerinin sorgulanmasına sebep olmuştu. Dahası, Amerikan casus uçağının Rusya’da ele geçirilmesi, Sovyetlere karşı yapılan casusluk faaliyetlerini aşikâr etmiş, Türk-Sovyet ilişkilerini olumsuz etkilemiş ve soğuk savaşın iki kutbunu da birbirinden daha çok uzaklaştırmıştı[14]. ABD’nin 1956 yılında Türkiye’den Sovyet topraklarına uçurduğu meteoroloji balonlarının Sovyetler Birliği’nde oluşturduğu rahatsızlık Sovyetlerin Türkiye’ye bu konuda nota vermesine sebep olmuştu[15]. U-2 olayında da Türkiye topraklarından havalanan bir casus uçağın kullanılması yeniden Türk-Sovyet ilişkilerine yeniden gölge düşürmüştür.
Not : Yukarıdaki yazı Dr. Muhammet Celal KUL’un Uluslararası Hukukta Kuvvetler Statüsü Anlaşmaları adlı kitabından alınmıştır. Bu yazıya Muhammet Celal KUL, Uluslararası Hukukta Kuvvetler Statüsü Anlaşmaları, İstanbul: On İki Levha, 2020, ss. 249-251. şeklinde atıf yapılabilir.
Kaynaklar:
[1] F. Sönmezoğlu, II. Dünya Savaşından Günümüze Türk Dış Politikası, İstanbul, Der Yay., 2006, ss. 107-108.
[1] F. Sönmezoğlu, note 1039, s. 47-48.
[1] F. Armaoğlu, note 700, s. 819.
[1] M. Gönlübol ve Ö. Kürkçüoğlu, 1965-1973 Dönemi in M. Gönlübol et al., Olaylarla Dış Politika, Cilt 1, Ankara, AÜSBF Yay., 1982, ss. 514-515.
[1] F. Sönmezoğlu, note 1039, s. 49.
[1] History, “Russia tests an intercontinental ballistic missile”, 26 August 1957, https://www.history.com/this-day-in-history/russia-tests-an-intercontinental-ballistic-missile (erişildi 02.11.2018).
[1] H. Tunçkanat, İkili Anlaşmaların İç Yüzü: İktisadî, Askerî, Siyasî, İstanbul, Tekin Yay., 1975, bölüm 3.
[1] Sovyet sınırlarına girmeden evvel uçak 4 saattir havadaydı ve Pakistan’daki bir ABD hava üssünden hareket etmişti. J. Caffrey, note 1048.
[1] F. Armaoğlu, note 700, s. 597.
[1] J. Caffrey, Gary Powers: The U-2 spy pilot the US did not love, BBC NEWS, 3 January 2016, https://www.bbc.com/news/magazine-35064221 (erişildi 02.11.2018).
[1] Association for Diplomatic Studies and Training, The U-2 Spy Plane Incident, https://adst.org/2015/10/the-u-2-spy-plane-incident/ (erişildi 02.11.2018).
[1] M. Zepezauer, note 1205, ss. 43-44.
[1] Encyclopædia Britannica, “U-2 Incident”, https://www.britannica.com/event/U-2-Affair (erişildi 02.11.2018).
[1] U-2 Olayı hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. F. Armaoğlu, note 700, s. 601 et seq.
[1] Türk Hükümetinin notaya verdiği cevap hakkında bkz. M. Gönlübol, A. H. Ülman, A. S. Bilge ve D. Sezer, note 100, ss. 325-326; F. Sönmezoğlu, note 1039, s. 58.
Super ifade edilmiş excellent